Uyuyan fitneyi uyandırma atasözünün anlamı;
“Uyuyan fitneyi uyandırma” atasözü, insanların arasında var olan veya geçmişte yaşanmış bir tartışma, anlaşmazlık veya düşmanlık gibi durumları tekrar tetiklemek yerine, sakin ve dikkatli bir şekilde hareket etmenin daha doğru olduğunu anlatan bir atasözüdür. Bu atasözü, kişilerin geçmişte yaşanan ve artık son bulmuş olan olumsuz durumları yeniden canlandırmanın, dramatik bir şekilde tekrar başlatmanın yıkıcı sonuçlar doğurabileceğine dikkat çeker.
Özel olarak insan ilişkilerine odaklandığımızda, bu atasözü, geçmişte yaşanan bir hata, kavga veya anlaşmazlığın ardından ortaya çıkan durumu tekrar gündeme getirerek, eski sorunun tekrar patlak vermesine engel olmayı öğütler. İnsanlar arasındaki ilişkilerde hoşnutsuzluklar ve anlaşmazlıklar kaçınılmazdır, ancak bu atasözü bize, bu sorunların çözümünde geçmişteki olayları hortlatmak yerine, zamana ve değişime izin vermenin daha faydalı olduğunu hatırlatır.
Atasözündeki “fitne” kelimesi, anlaşmazlık, çekişme veya tartışma anlamına gelir. Yani uyuyan fitne, geçmişte yaşanmış ve artık unutulmuş olan bir anlaşmazlık veya sorundur. Uyanması ise, bu sorunun tekrar gündeme getirilerek alevlenmesi anlamına gelir. Atasözü, insanların geçmişte yaşanan bu uyuyan fitneyi uykuda bırakarak, huzur ve barışı korumalarını öğütler.
Sonuç olarak, “Uyuyan fitneyi uyandırma” atasözü, geçmişte yaşanan olumsuz olayların tekrar gündeme getirilmesiyle ortaya çıkacak sorunların, barış ve huzuru tehlikeye atabileceğine işaret eder. Bu nedenle, insanlar arasındaki ilişkileri zarar vermeden korumak için geçmişi geride bırakmak ve yeni başlangıçlara odaklanmak önemlidir.