İt yal (yemek aş) yediği kapıyı bekler ne demek ? atasözünün anlamı nedir ?
İt yal (yemek aş) yediği kapıyı bekler atasözünün anlamı;
İnsanların karakterine ve davranışlarına ilişkin önemli bir atasözü olan “İt yal (yemek aş) yediği kapıyı bekler” şeklindeki deyiş, kişilerin maddi veya manevi yarar sağladıkları yerlere bağımlı hale gelmelerini ifade eder. Bu atasözü, bir kişinin, başkalarının iyiliğini veya faydasını düşünmediği, sadece kendi çıkarlarını önemsediği durumlarda kullanılır.
Bu atasözü, benzer bir örneğin köpeklerin doğal davranışlarından kaynaklandığını vurgulamak amacıyla kullanılmaktadır. Şayet bir köpek, bir yemek yedikten sonra orada daha fazla yiyecek bulabileceğine inanıyorsa, o kapıda bekler ve yeni bir fırsat yakalama umuduyla oradan ayrılmaz. İnsanların da bu konuda köpeklere benzer davranışlar sergileyebileceği düşünülerek, atasözüyle insanların yerinde duramayan hırsları ve sürekli daha fazlasını isteme eğilimleri eleştirilmektedir.
Atasözü, bir kişinin kendi çıkarlarını önceliğe koyarak, başkalarının iyiliğini göz ardı ettiğini, sadece kendi faydalarını düşündüğünü ifade etmektedir. Bu gibi kişilerin herhangi bir yarar sağladıkları bir yerde veya durumda bulunduklarında, orada kalma arzusu güderek, yeni fırsatlar beklemektedirler. Bu durum, insanların bencillikleri ve hırsları yüzünden, diğer insanları kullanma eğiliminde olduklarını göstermektedir.
Bu atasözü, insanların kendilerini başkalarının üstünde ve daha önemli görmeleri nedeniyle, kendi çıkarları için ellerinden geleni yapacaklarını belirtmektedir. Farklı bir açıdan bakıldığında, bu atasözü, insanların yaşantıları boyunca doğal bir rekabet içinde olduklarını ve başkalarını geride bırakmak için ellerinden geleni yaptıklarını da ifade etmektedir.
Sonuç olarak, “İt yal (yemek aş) yediği kapıyı bekler” atasözü, insanların kendi çıkarlarını ön planda tuttukları, başkalarının iyiliğini düşünmediği ve sürekli daha fazlasını elde etmek için çabaladıkları durumları eleştirmektedir. Bu davranış biçimi, insanların hırsları ve bencillikleri nedeniyle ortaya çıkar ve insanların karakterlerini etkileme potansiyeline sahiptir.