Gözden ırak olan gönülden de ırak olur atasözünün anlamı;
“Gözden ırak olan, gönülden de ırak olur” atasözü, insanların fiziksel uzaklıkla birlikte duygusal bağları da kaybetme eğilimini ifade eder. Yani, bir kişi başkalarından uzaklaştıkça, duygusal olarak da onlardan uzaklaşma ihtimali artar.
Bu atasözü, insanoğlunun doğasındaki bir gerçeği vurgular. İnsanlar sosyal varlıklardır ve ilişkilere dayalı yaşarlar. İnsanların birbirleriyle olan bağları, hem duygusal hem de fiziksel yakınlıkla şekillenir. Ancak bazen mesafe, zaman veya koşullar nedeniyle bu bağlardan uzaklaşma durumu ortaya çıkabilir. Gözden ırak olan bir kişi, fiziksel olarak başkalarından uzaklaşmış olabilir, yaşadığı yer değişmiş olabilir veya ilişkisinin kopması gibi sebeplerle sosyal çevresinden uzak kalmış olabilir.
Atasözünde bahsedilen “gönül”, insanın duygusal yönünü ifade eder. İnsanlar, duygusal açıdan birbirlerine bağlıdır ve bu bağlar, zaman içinde güçlenebilir veya zayıflayabilir. Bir kişinin gözden ırak olduğunda, diğer insanlarla olan duygusal bağı zayıflamaya ve hatta kaybolmaya başlar. Uzaklık veya farklı koşullar nedeniyle ilişkileri beslemek, sürdürmek ve güçlendirmek zorlaşır.
Bu atasözü aynı zamanda insan ilişkilerinin önemine de vurgu yapar. İnsanlar, birbirlerine olan bağları sayesinde destek bulurlar, sevgi ve anlayışla birbirlerinin güçlenmesini sağlarlar. Ancak bu bağların güçlü kalabilmesi için düzenli bir iletişim ve karşılıklı ilgi gereklidir. İlişkiler önemsenmezse veya ihmal edilirse, duygusal bağlar zayıflamaya başlar ve insanlar birbirlerinden kopmaya başlar.
Sonuç olarak, “Gözden ırak olan, gönülden de ırak olur” atasözü, insanoğlunun duygusal bağlarına dikkat çeken bir uyarıdır. Fiziksel uzaklık, duygusal bağları zayıflatır ve insanlar birbirlerinden yavaş yavaş uzaklaşır. Duygusal bağları beslemek, sürdürmek ve güçlendirmek için aktif bir çaba gereklidir. İnsanlar, gözden uzaklaştıklarında, gönülden de uzaklaşmamaya özen göstererek ilişkilerini korumalı ve önemsemelidir.