El kesesinden sultanım develer olsun kurbanım atasözünün anlamı;
El kesesi, Osmanlı döneminde kullanılan ve genellikle zengin ailelerin başlarında bulunan bir eşya idi. Bu kesede genellikle değerli taşlar, mücevherler veya paralar saklanırdı. El kesesi, zenginlik, güç ve statü sembolü olarak kabul edilirdi.
“El kesesinden sultanım develer olsun kurbanım” atasözü ise, Osmanlı döneminde halk arasında sıkça kullanılan bir deyimdir. Bu atasözü, genellikle birine olan bağlılığını veya sevgisini ifade etmek amacıyla kullanılırdı.
Atasözünün anlamı, birisiyle olan ilişkilerde fedakarlık yapmaya ve verici olmaya hazır olduğunuzu dile getirir. El kesesi, değerli eşyaları sakladığı için bir tür zenginlik simgesi olurken, develer ise Osmanlı toplumunda ender bulunan ve büyük değere sahip hayvanlardı.
Bu atasözü kullanılarak ifade edilmek istenen mesaj, sevgi ve bağlılığın maddi değerlerden daha önemli olduğudur. El kesesinin içindeki değerli taşlar ve para, sadece dünyevi zenginliği temsil ederken, develer ise manevi zenginliği ifade etmektedir. Yani, develerin kurban edilmesi ile, maddi değerlerin hiçbir öneminin olmadığı, sevginin ve bağlılığın öncelikli olduğu vurgulanır.
Bu atasözü aynı zamanda kişinin cömertliğini ve paylaşma davranışını dile getirir. El kesesinden develerin olmasını istemek, birine karşı olan sevgi ve bağlılığın yoğunluğunu ifade ederken, bu sevgiyi ve bağlılığı açıkça göstermek için herhangi bir maddi şeyi feda etmeye hazır olmak gerektiğini anlatır.
Sonuç olarak, “El kesesinden sultanım develer olsun kurbanım” atasözü, sevgi ve bağlılığın maddi değerlerden daha önemli olduğunu vurgulayan, cömertlik ve paylaşma davranışını temsil eden bir ifadedir. Bunun yanı sıra, kişinin birine olan bağlılığını göstermek ve sevgisini açıkça ifade etmek için her türlü fedakarlığa hazır olduğunu dile getirmektedir.