Dünya malı dünyada kalır atasözünün anlamı;
“Dünya malı dünyada kalır” atasözü, maddi değerleri temsil eden dünyalık malların insanlar tarafından dünyada bırakıldığını ve ardından başka insanların bu malı kullanmaya devam ettiğini anlatır. Bir başka deyişle, dünyada biriktirilen servetin, mal ve mülklerin, bir insanın ölümünden sonra geride kalmaya devam ettiği ifade edilir.
Bu atasözüyle aslında bir yanıyla insanların veya toplumun hayatta kalma ve kendini sürdürebilme mücadelesi anlatılırken; diğer yandan bu mücadelede biriktirilen maddi değerlerin kendilerini aşarak, insanlar üzerinde etkisini sürdürdüğü vurgulanmaktadır.
Özellikle günümüzde tüketim toplumunun etkisiyle maddi değerlere verilen önem artmış durumdadır. İnsanlar daha çok para kazanmak, daha fazla mülke ve dünya malına sahip olmak, zenginlik ve ihtişam peşinde koşmaktadır. Ancak ata sözü, bu dünyalık malların çok da kalıcı olmadığını hatırlatır. Çünkü dünyaya geldiğimiz gibi yaşlandıkça yaşlandık, sonunda ölüm kaçınılmazdır ve ne kadar maddi değer biriktirsek de bunları yanımızda götüremeyiz.
Bu atasözü, insanlara hırslarının ve dünyevi arzularının boşuna olduğunu hatırlatırken, daha anlamlı değerler üzerinde yoğunlaşmaları gerektiğini de vurgular. Sevdiklerimizle birlikte mutlu olabilmek, başkalarına yardım edebilmek, insanlık değerlerine saygı göstermek gibi değerler, maddi değerlerden daha kalıcı ve anlamlıdır.
Sonuç olarak, dünya malı dünyada kalır atasözü, insanların maddi değerlere olan aşırı bağlılıklarının sınırlarını ve maddi olmayan değerlere odaklanmanın önemini hatırlatır. Maddiyata fazla önem vermek yerine insanlar arasındaki ilişkilerin, sevgi ve paylaşımın, yardımlaşmanın daha değerli olduğu düşüncesiyle insanlara bir mesaj verir.