Armudu say ye elmayı soy ye ne demek ? atasözünün anlamı nedir ?

Armudu say ye elmayı soy ye atasözünün anlamı;

“Armudu say ye, elmayı soy ye” atasözü, kendisine faydası dokunan bir şeyi başkasıyla paylaşmayan, sadece kendi çıkarını düşünen bencil insanları eleştiren bir ifadedir. Bu atasözü, insanların çıkarcı ve bencil yaklaşımlarının zararlı sonuçlara yol açabileceğini vurgulamaktadır.

Bu atasözü, insanların sadece kendileri için faydalı olan şeyleri elde etmek istemeleri, başkalarının da bu faydadan yararlanmasına izin vermemeleri durumunda ortaya çıkar. Elma ve armut, burada temsil ettikleri değerli şeylerdir. Elmanın soyulması, onun kullanıma hazır hale getirilmesini simgelerken, armutun sayılması ise onun muhafaza edilmesini temsil eder. İnsanlar, böyle bir durumda başkalarının da aynı değerleri elde etmek için uğraşmasını engeller ve sadece kendilerine ait olanı korumak isterler.

Atasözünde geçen “armudu say ye, elmayı soy ye” ifadesiyle, insanların kendi menfaatlerini düşünerek başkalarının faydalanmasını engellemesinin yanı sıra, başkalarının da kendilerinden aynı şekilde davranmalarını beklemeleri eleştirilmektedir. Yani, bencillikle hareket eden insanlar, başkalarının da kendilerine aynı şekilde davranmasını talep ederken, karşılıklı ilişkilerde adil ve eşit olmadıklarının farkına varmazlar.

Bu atasözü aynı zamanda dürüstlük ve paylaşma kavramlarının da önemini vurgular. İnsanların sadece kendi çıkarları için yaşamaları, toplumsal ilişkileri zedeler ve hoşgörüsüzlüğe yol açar. Ancak insanlar, başkalarının da aynı haklara sahip olduğunu kabul ederek, dürüst ve adil davranışlar sergilediklerinde güçlü ve sağlıklı bir toplum oluşturabilirler.

Sonuç olarak, “Armudu say ye, elmayı soy ye” atasözü, bencillik ve çıkarcılığın zararlı sonuçlara yol açabileceğini anlatır. İnsanların, sadece kendi faydalarını düşünerek başkalarının da aynı fırsatlara sahip olmalarını engellemeleri, adil ve hoşgörülü bir toplum oluşmasına engel olur. Bu atasözü, dürüstlük, paylaşma ve sevgi gibi değerleri teşvik ederken, kişisel çıkarların önüne toplumun refahını koymayı öğütler.

Exit mobile version